Narratives from the Private
26 Mart-15 Haziran 2008, Malmö Müzesi, Malmö
Sanatçılar: Silva Bingaz, Korhan Karaoysal, Özlem Şimşek, Ali Taptık, Serkan Taycan
Küratörler: Refik Akyüz, Serdar Darendeliler
Citizens Without Boundaries ve Anadolu Kültür tarafından İstanbul, Diyarbakır ve Malmö'de organize edilen ve bir yıla yayılan etkinlikler dizisinin bir parçası olarak tasarlanan 'Narratives from the Private', Türkiye'deki hayatı bire bir anlatan işler yerine onun hakkında ipuçları barındıran kişisel belgesellerden oluşan bir multimedya. Güçlerini, fotoğrafçıların yaşamlarını ve kişisel deneyimlerini evrensel anlamlar barındıracak şekilde ifade edebilmelerinden alan bu beş çalışma, Türkiye'de fotoğraf alanında son yıllarda daha yaygın bir şekilde görülmeye başlayan yeni bir belgesel anlayışın öne çıkan örnekleri olarak da dikkat çekiyor.
'Narratives from the Private'da yer alan fotoğrafçılar daha çok kendilerine, ailelerine, arkadaş çevrelerine, içinde yaşadıkları kente ve zaman dilimine kendilerine özgün bir bakış açısı ve tarzla odaklanıyor. Sergide yer alan fotoğrafçılardan Ali Taptık 'Kaza ve Kader' başlıklı çalışmasında kendini, arkadaşlarını, ilişkilerini ve yaşadığı kenti referans alıp evrensel imgeler yaratarak bize zamanı ve bulunduğumuz yeri sorgulatıyor. Benzer biçimde Korhan Karaoysal ailesini, arkadaş çevresini, yaşadığı evdeki objeleri ve günlük sıradan olayları fotoğrafladığı 'Deficient Insight'da içinde bulunduğu duygusal durumu fotoğrafları aracılığıyla anlamaya çalışıyor. Sergide yer alan en genç fotoğrafçılardan biri olan Özlem Şimşek ise 'Kendine İyi Bak' başlıklı çalışmasında kişisel olanın aynı zamanda herkes için ortak duygular barındırabileceğinin çağdaş bir örneğini sunuyor. Sergide çalışmaları yer alan bir diğer isim olan Silva Bingaz, 'Kıyı' çalışmasında kendisinin, bebeğinin, ailesinin veya tamamen yabancı kişilerin portreleri ve doğadan çarpıcı detaylar aracılığıyla varoluşun ağırlığı ve hafifliği arasındaki metaforik kıyıda dolanıyor. 'Narratives from the Private'da yer alan son isim Serkan Taycan ise, 'Genç; Ben' çalışmasında üniversite eğitiminin son yıllarındaki gençlik günlerini, içeriden biri olarak, doğrudan ve basit bir dille anlatıyor.
